EBELE BENİ SOBELE BENİ..
Ebelemece, sobelemece mevsimi açıldı blog aleminde. Canım arkadaşım Figencim ebelemiş beni. Dersimizin konusu yapmayı sevdiğimiz üç şey.
Yapmayı sevdiğim o kadar çok şey var ki. Üç beni kesmez aslında. Hürmüz gibi başlarım şimdi. Üç te yetmez beş taneeee. Beş te yetmez yediiiii taneeeee…..
Yapmak zorunda olduğum değil de yapmayı sevdiğim ve fekat zalim kader, pek te yapamadığım üç şeyi şöylece sıralayayım efenim.
Şimdi benim yapmayı çok sevdiğim ama, bazı teknik nedenlerden dolayı yapamadığım şeylerin başında tatil gelir. Yıl içinde sergilediğim performans oldukça hareketli ve yorucu olduğundan dolayı, tatil yapmayı severim.
Yatarım güneşin altına malaklar gibi. Çok yanarsam girerim denize iki çıp çıp yaparım. Bengü gibi yeşil bikinimi giyip, kırmızı soslu dondurmamı yer keyif çatarım.
Yatağımı bile toplamak zorunda olmamayı severim. Hiçbir şey yapmadan da yaşanabildiğini görür şaşarım. Hatta benim bu bir haftalık saltanatımın bazı insanların yaşam biçimi olduğunu görür daha da şaşarım. Zavallı Eda Taşpınar’ın neler çektiğini düşünür halime şükrederim.
Açık büfedeki tatlıların hepsini tabağıma doldurup, camış gibi yiyip semirmeyi de severim. Ulen onca para verdik boşa gitmesin görgüsüzlüğüyle, tatilden en az beş kilo almadan dönmem. Hiç değilse bir anısı kalsın bünyede.
Sonra sahilde kumdan kaleler yapmayı severim. Onları her seferinde hırçın dalgalar yıksa da yeniden yapmayı severim. O dalgalarla yaşamayı bilirim ben. Onlar yıkar, ben yeniden yaparım. Her seferinde daha da güçlü kaleler kurarım.
Yapmayı sevdiğim ikinci şey de kendimle baş başa kalabilmektir. (Bu cümleye pek güldüm niyeyse.) Sabahları, şöyle hava da hafif serin, yalnız başıma yürümeyi severim. Bu yürüyüş sırasında, bebekliğimden girer, çocukluğumdan parçalar, genç kızlığımda dolanır, bu günlere kadar gelirim. Hatta yarınları bile hayal ederim.
Bu arada da ne çevreyi ne de orada bulunan insanları görürüm. Hatta “dün seni yolda gördüm, görmezden geldin, selam bile vermedin” diyenler olmuştur. Oysa ben onları fark etmemişimdir bile. Kim bilir nerelerde dolaşıyordu gezenti ruhum.
Sonra denize bakan bir yerde bir bardak (ki bardağın ince belli olması tercih nedenidir) demli çayla içimi ısıtırken, boş boş, o derin mavilere bakıp kaybolmayı severim.
Son şıkkımız da benim vazgeçilmezim okumak ve yazmak. Şöyle loş bir ışıkta sessizce kitap okumayı çok severim. He bu çok nadiren mümkün olabiliyor ama, biz de zaten yapabildiklerimizi değil yapmayı sevdiklerimizi yazacaktık.
Sırf kitap okuyabilmek için, her okullu ablanın, abinin peşinde dolanıp, yalvar yakar, dörtlü yaşlarda okumayı söken, harçlıklarının tümüyle kitap alan ve hatta yolda bulduğu kağıt parçalarını bile okuyan bir bebe olarak ihtiyarlıkta yeterince kitap okuyamamak pek te beklenir bir şey değildi aslında.
İşte yapmayı sevdiğim üç şeyi kısaca böyle sıralayıverdim. Şimdi ben de canlarım ciğerlerim Perilimi, Tubikkocuğumu ve Nenoniciğimi ebeledim. Haydi kızlar sobeye….
Yapmayı sevdiğim o kadar çok şey var ki. Üç beni kesmez aslında. Hürmüz gibi başlarım şimdi. Üç te yetmez beş taneeee. Beş te yetmez yediiiii taneeeee…..
Yapmak zorunda olduğum değil de yapmayı sevdiğim ve fekat zalim kader, pek te yapamadığım üç şeyi şöylece sıralayayım efenim.
Şimdi benim yapmayı çok sevdiğim ama, bazı teknik nedenlerden dolayı yapamadığım şeylerin başında tatil gelir. Yıl içinde sergilediğim performans oldukça hareketli ve yorucu olduğundan dolayı, tatil yapmayı severim.
Yatarım güneşin altına malaklar gibi. Çok yanarsam girerim denize iki çıp çıp yaparım. Bengü gibi yeşil bikinimi giyip, kırmızı soslu dondurmamı yer keyif çatarım.
Yatağımı bile toplamak zorunda olmamayı severim. Hiçbir şey yapmadan da yaşanabildiğini görür şaşarım. Hatta benim bu bir haftalık saltanatımın bazı insanların yaşam biçimi olduğunu görür daha da şaşarım. Zavallı Eda Taşpınar’ın neler çektiğini düşünür halime şükrederim.
Açık büfedeki tatlıların hepsini tabağıma doldurup, camış gibi yiyip semirmeyi de severim. Ulen onca para verdik boşa gitmesin görgüsüzlüğüyle, tatilden en az beş kilo almadan dönmem. Hiç değilse bir anısı kalsın bünyede.
Sonra sahilde kumdan kaleler yapmayı severim. Onları her seferinde hırçın dalgalar yıksa da yeniden yapmayı severim. O dalgalarla yaşamayı bilirim ben. Onlar yıkar, ben yeniden yaparım. Her seferinde daha da güçlü kaleler kurarım.
Yapmayı sevdiğim ikinci şey de kendimle baş başa kalabilmektir. (Bu cümleye pek güldüm niyeyse.) Sabahları, şöyle hava da hafif serin, yalnız başıma yürümeyi severim. Bu yürüyüş sırasında, bebekliğimden girer, çocukluğumdan parçalar, genç kızlığımda dolanır, bu günlere kadar gelirim. Hatta yarınları bile hayal ederim.
Bu arada da ne çevreyi ne de orada bulunan insanları görürüm. Hatta “dün seni yolda gördüm, görmezden geldin, selam bile vermedin” diyenler olmuştur. Oysa ben onları fark etmemişimdir bile. Kim bilir nerelerde dolaşıyordu gezenti ruhum.
Sonra denize bakan bir yerde bir bardak (ki bardağın ince belli olması tercih nedenidir) demli çayla içimi ısıtırken, boş boş, o derin mavilere bakıp kaybolmayı severim.
Son şıkkımız da benim vazgeçilmezim okumak ve yazmak. Şöyle loş bir ışıkta sessizce kitap okumayı çok severim. He bu çok nadiren mümkün olabiliyor ama, biz de zaten yapabildiklerimizi değil yapmayı sevdiklerimizi yazacaktık.
Sırf kitap okuyabilmek için, her okullu ablanın, abinin peşinde dolanıp, yalvar yakar, dörtlü yaşlarda okumayı söken, harçlıklarının tümüyle kitap alan ve hatta yolda bulduğu kağıt parçalarını bile okuyan bir bebe olarak ihtiyarlıkta yeterince kitap okuyamamak pek te beklenir bir şey değildi aslında.
İşte yapmayı sevdiğim üç şeyi kısaca böyle sıralayıverdim. Şimdi ben de canlarım ciğerlerim Perilimi, Tubikkocuğumu ve Nenoniciğimi ebeledim. Haydi kızlar sobeye….
Yorumlar
Ama benim yeşil bikinim yok, seneye kesin alıcam :)
Öpüyorum çok seni
YALNIZ KALMAYI BEN DE SEVERİM,ÇOĞU KİŞİ BUNA ŞAŞIRSA DA,KENDİMİ ÇOK GZÜEL EĞLENDİRİRM.HATTA İNSANLARIN YANINDA BİLE SIKILDIĞIM YERLERDE YALNIZ KALIRIM KOLAYCA OKUYARAK YA DA DÜŞÜNEREK :))
bende yürüyüş yapmaya bayılırım ama nerdeee.Haftasonu uyuyoruz haftaiçi de işte oluyoruz.Şöyle hiç birşey yapmadan yatmayı okadar çok istiyorum amaaa ner ddeee.
Bütüüüünnn isteklerini yapabileceğin güpgüzel günler ve açık büfeden yiyip yiyip ama semirilmeyecek tatiller diliyorum ablacım..:) Bide çok öpüyorum..:)
nimet
ELÇİNCİM, Allah gönlüne göre versin. O güzel evin yemyeşil bahçesinde oturup kahveni içersin sen de.:))
MUTLUCUM, yeşil ama, elma yeşili olacak unutma. Yoksa Bengü küser bak. Ben de öperim canım.:))
TUBİKKOCUM, hemen şimdi bakıyorum şeker.
LOLACIM, zaten güç bela çıkabiliyoruz. E kalsın ama dimi?:))
FEZECİM, emekli olunca inşallah. Şu yoğunlukta pek te mümkün görünmüyor.. kilo almiyim dimi?:))
PERİLİMCİM, sen güzel bir plan yapmışsındır eminim. Gelip bakıyorum ben şimdi.:))
KAKAOLUCUM, valla hayaller bir dahaki yaza kaldı. Allah yalnız koymasın gerçi de arada lazım.:))
HACERCİM, Pazar sabahı kaçıyorum ben bazen. Hatta bazen benim ufaklık ta takılıyor peşime. Emeklilikte inşallah.:))
FİGENCİM, klüp üyelerine özel açık çay ikram edilir. Yahu biz ne zaman şöyle güzel bir tatil yapabiliriz sence.:))
BRIDGETCİM, ah o sahillere gidesim hep var benim. Seneye yaza kaçalım hep beraber buralardan. Amin, sağol canım. Hepimizin gönlündeki gerçek olsun inşallah:))
NİMETCİM, hakikaten iyi oluyor. Belki de nadir olduğu için güzeldir ne dersin..:))
edanın çektiğini çekmek istiyorum.:P
Bu arada ben yorum ismimi degistirmeliyim sanirim, benim adasim var artik ;)
Sevgiler
S.
KOKUlarda sobelemissin beni yazacagim canim.
ozledim senin de diger dostlarinda yazilarini okumayi...
Az kaldi donecegm.sevgiler.
SANEMCİM, diğer sanem ilk geldiğinde sen diye tıkladım ben de şaşırdım. İkinizin yorumu arasında durup dilek mi dilesem?:) Canım, bize gelmez zaten öyle boş yaşamak. Beş gün fazla fazla yeter.:))
KUĞUCUM, canım sen iyi ol da. Nasıl oldun gülüm ya.. ben de çok özledim senin o tatlı yazılarını. Dikkat et lütfen kendine. Hastalanma tamam mı? Çabucak dönnn.:))
bende çok dalarım öyle eskilere ve geleceğe, keşke herşey hayal ettiğimiz gibi olsa :)
Öptüm seni ablam, iyi haftalar
SEVGİELRİMLE.İYİ HAFTALAR DİLİYORUM.
BU ARAD FARK ETTİM Kİ ARANIZDA EN KÜÇÜK BENİM.:)SÖYLEMEK İSTEDİM.YANİ HENÜZ ÜNİVERSİTE OKUYORUM.HALA MEVZUN OLMADIM 1,5 SENE SONRA İNŞ :) İYİ GÜNLER
BALDAN TATLICIM, yok valla, tatil yapasım var zaten.:))
GAMZELİCİM, canımsın. Dağıtmak lazım arada dimi? Ben de seni kocaman öpüyorum, iyi haftalar canım.:))
PAMUK ŞEKERİM, bolca hatıra bıraksın bu tatiller bünyede. Lakin bir yapabilsek. Güzeldir hayal kurmak. Devam et canım.:))
KAKAOLUCUM, anlatıcam gülüm. Geldim ben. Geliyor yeni post.:))
AYŞECİM, güzelim benim sağol. Kalsın ama yaa..:))
EZGİCİM, küçüğüm benim. İnşallah hayırlısıyla mezun olursun canım.:))
YAĞMURUM, sultanım döndüm, geldim. İyiyim canım sağol.:))