YENİ YAZI DEĞİL... AÇIKLAMA NOT BÖLÜMÜNDE


Selam Günlük,

Özledin mi beni? Ben seni pek bi özledim ne yalan söyleyim. Yokluğumda neler yaptın bakalım. Gelen giden oldu mu? Datlu neyin ikram edeydin arkadaşlarıma. Bi çay yapaydın ya da. Hiç mekana gelen ikramsız gönderilir mi? Cık cık cık..

Beni soracak olursan çalıştım bolca. Arada kaçamak yapıp arkadaşlarımı ziyaret ettim. Neler yapmışlar şöyle bir yokladım. Biraz fırsat bulunca hemen gelip sevgili arkadaşım Perilimin Takıntı sobesine cevap yazayım dedim.

Kendisine teşekkür ediyor ve belli başlı takıntılarımdan bahsetmek istiyorum. E hepsini yazarsam üç gün sürer şimdi.

Günlükçüm, kabul ediyorum. Obsesif bir kadınım ben. Zaten takıntılı olmak, kadın olmanın olmazsa olmazıdır değil mi?

Taktı mı takarım kardeşim. Bir şeyi arıyorsam.. ki bu çok önemsiz bir şey olabilir… bulana kadar rahat edemem. Gecenin üçünde, sırf aklıma takıldı diye market fişi aradığımı bilirim

Bir yere gideceksem evim derli toplu tertemiz olmalıdır. Bu yakın yerler için de geçerlidir. Yoksa kendime de, millete de zehir ederim o günü. Beni bir yere çağıracaklarsa en azından birkaç saat önceden haber vermeleri gerekir. En güzeli bir gün öncesidir. Eğer uzun yola çıkacaksam en az bir hafta önceden haberim olmalı. Yoksa gitmem. Son dakika sürprizlerinden hoşlaşmam.

Aklıma bir şey takıldı mı çözmeden kendime gelemem. Bir şarkı sözünü hatırlayamadığım için dolan dolan hatırlayana kadar kafayı sıyırdığım vakidir.

Bir şey yapılacaksa, anında yaparım, hızlı yaparım, çabucak yaparım. Başkasına söylemişsem ve ağırdan alıyorsa kalkar kendim yaparım. O anda yapamazsam yüreğim daralır, fenalaşırım. Herhangi bir iş uzayacak gibiyse hiç bulaşmam. O yüzden bir seksen küsürlük koca kişisine, kazak örme işine hiç girişmedim mesela. Adamceyizimin içinde uhdedir hala.

Çekmece, dolap takıntım vardır . Dış mihraklar tarafından dağıtıldıklarında ya da yerinde olmayan bir şey gördüğümde hemencecik dağıtıp yeniden düzenlerim. Bir de kapakları açık bırakıldığında çok sinirlenirim ve cıngar çıkarırım. Daha evvel bahsettiğim gibi nerede olursa olsun kapatırım.

Terlik takıntım vardır bir de. Terliksiz yere basmam. Ne olursa olsun o terlikler ayağa geçirilmeden yürüyemem. Kapıyı açar, içeriye uzanır, terliklerimi alır, ondan sonra ayakkabılarımı çıkarırım. E ayakkabıyla gir diyeceksin şimdi. Deme. Ayakkabıyla evde dolaşılmaz. Avrupa mı burası?

Yataktan da kalkmam terliklerimi giymeden. Gecelerden bir gece, bayağı da geç bir saatte kapı zili çalmakta. Hayırdır inşallah. Kalkıyorum. Lakin terliğimin teki yatağın altına kaçmış. Zil yine ısrarla çalıyor. Uğraş didin o terlikleri kavuşturup giydikten sonra nihayet kapıyı açmaya karar veriyorum bi zahmet. Ki bu da takriben on dakika sürüyor uyku sersemi.

Uzun yoldan gelmiş, elinde bavullarla kapıda bekleyen şahıs soruyor: “ Yahu duymadın mı zili?” (Duydum duydum da… terliğin tekini bulamadıydım.) Ehem.. şey. Hoş geldin hayatım.

Evdeki herkesin ayağında da terlik olması gerekir. Terliksiz gördüğümden para cezası kesiyordum bir ara ama, yavrularda para gani. Şimdilerde, bakıyorum ayaklarında terlik yok, kafalarına fırlatmak suretiyle kendilerine iletiyorum. Bu daha çok işe yarıyor.

Prizde bırakılan şarj aletine, koltuk altlarından çıkan çorap tekine, kesme tahtasına yapışan maydanoz yaprağına, omuzdan aşağıya sarkan kıla kılçığa anlayacağın ota b.ka takan bi tipim işte.

Bir de küçük hikayemiz vaaaarr. Sanırım denk geldi, üstüne geldi, cuk geldi. Haydi okuyalım.

Birkaç gün önce:

Evin hatun kişisi heladan çıkacak ya ellerini yıkamak için sabunu eline püskürtmeye çalışmaktadır. Lakin sabun köpürmemekte ısrar etmektedir. Hatun sabunluğu kontrol etmeye karar verir. Bir de ne görsündür? Sabunluğun yarısı su doldurulmuştur. Hatun pek sinirlenir. Zira kendisi ellerini kopük kopük yıkayamadığında çok huzursuz olmaktadır.

Bir hışım heladan salona doğru seslenir:

Yahu bu el sabunu niye böyle sulanmış? Kim su dolduruyor bunun içine? Ben kimim? Burası neresi? Şeklindeki bir çok soruyu ardı ardına sıralandırır.

Evin er kişisi olanca masumiyetiyle, başına geleceklerden bihaber yanıtlar kendisini:

Ben sulandırdım hatun. Bir iki damla koydum sadece. Ellerim tahriş oluyor yoğun sabundan da. (Yok yaavv.. Sevsinler seni. Sanırsın adam piyanist şantör. Elleri tahriş oluyormuş. Bizim ellerimiz bin çeşit deterjanın içinde bi b.k olmuyor da senin o narin ellerin sıvı sabundan mı tahriş oluyor yani.)

Hayatımın anlamı.. sevgili kocam.. biliyorsun ki bu çocuklar zar zor, ite kaka ellerini yıkıyorlar. (E her konuda armut dibine düşmüyor maalesef) Bi damla sabun dökecekler, onun da yarısı su. Sence o mikroplar ölür mü? Bu bebeler o pis elleriyle yemek mi yesinler sonra? Yavrularımız kolera, tifo ve bilumum salgın hastalığa mı yakalansınlar?

Hatun bence sen kalan sabunun içine çamaşır suyu ilave et. Hani her şeye koyuyon ya. Hem daha hijyenik olur. Yavrularının elleri de senin ellerin de mikroplardan arınmış olur. (Vayyyy… cesur erkekmişsin. Takdir ettim. Bana laf sokuşturdun yani.)

He he he he çok komiksin. Zaten onun içindeki anti bakteriyel bir sabun şekerim. Biz o kadarını düşündük herhalde. Allaaam ya.. şimdi bi de akşam vakti sabunlukla uğraş. Bıcır bıcır.. vıdı vıdı.. dır dır ve de dır…

Birkaç gün sonra:

Evin hatun kişisi yine ellerini yıkamak için hamle eder. Amanın o da neyin nesidir? Söz konusu sıvı sabun şişesi bu kez ağzına kadar dolu ve dörtte üçü bildiğin sudur. Bu sefer işin boyutları daha vahimdir. Ne yapılmalıdır. Bu konunun derhal açıklığa kavuşması ve de daha önemlisi çözüm bulunması gerektir.

Daha evvelki olaydan mimli olan koca kişisine yüklenilir:

Ya yine doldurmuşsun sabunun üzerine suyu. Anacım safi su olmuş bu. Sana ben hassas ciltler için olandan, soft sabun alayım. Hatta bebe sabunu alayım istersen. Pamuk gibi olur ellerin. Bak valla sinirleniyorum artık…… vıdı vıdı vıdı vıdı… (öldürücü kadın dırdırı)

Yok valla ben doldurmadım ya. (Yüzünde bir garip ifade. Allahım çattık… ya sabır.. yine başladı bizimki.. sen beni koru.. ulen nerden düştüm ben bu delinin eline.. ne doktorlar mühendisler istedi de varmadım… bu arıza hatunla bir ömür geçer mi beee… ifadesi ile ömrümü çürüttü bu manyak.. yol yakınken dönsem mi acep? ifadesi arası bişey. )

E kim doldurdu o zaman? Benim ellerim seninki kadar hassas değil ki. Benimkiler de gül yaprağından yapılmış olsa, sıvı sabun ellerimi tahriş edebilirdi. Ama bizimki öküz derisinden olduğu için her türlü darbeye dayanıklı… dır dır dır dır…. ( ay hakikaten bayıltır bu dırdır adamı)

Bu sırada sessiz sedasız bir köşede kitabıyla ilgilenmekte olan Mini kişisi atılır:

Anneciim, ben doldurdum onu. Azalmıştı da çoğalsın biraz diye. (Ah tasarruflu yavrum benim.) Hem daha önce koymuşlardı zaten içine su. Ben de biraz daha ilave ettim.

Bu arada koca kişisi manalı bir bakış gönderiyor sevgili eşine. Sanki, nasılsa bir gün iyileşir… Allah’tan umut kesilmez.. bak tıp da çok ilerledi.. ben bunu iyisi mi tedavi neyin ettireyim.. ne de olsa çocuklarımın anası, bakışı gibi.

Hatunun tükürdüğünü yalamaya hiiç niyeti yoktur. (Iyyyyyyyk.. iğrenç bir eylem.) Ölmek var, dönmek yoktur.

Al işte bak çocuğa nasıl örnek oluyorsun. Senden ne görürse onu yapıyor bu da işte. Zaten bundan sonra kalıp sabun koyucam banyoya. Bakalım onu nasıl sulandıracaksın. He şırıngayla içine zerk edersin artık…. vıdı vıdı vıdı vıdı… (Hatun sakinler biraz bu arada. İyice dökmüştür kurtlarını.)

Miniciğim sakın bi daha yapma oldu mu kuzum. Bak sonra ellerimizdeki böcükler ölmez ve vücudumuza girip bizi hasta ederler. (Iyyykk)

Anne onlar mikroskopla görünebiliyolar dimi?

Evet yavrum, normal insanlar onları mikroskopla görebilirler. Lakin bazı maniak-deprestik tipler vardır ki (Bkz. İncegül kişisi) çıplak gözle de görebilirler ve onlardan iğrenebilirler. Hatta bu tür arıza tiplere her şekilde görünebilirler.

Günlükcüğüm, şu sabunluğun içine çamaşır suyu koyma fikri fena değil gibi geldi bana. Sen ne dersin?

He bir de soralım bakalım Gamzeli Kız ile Muhabbet Çiçeği’nin takıntıları nelermiş…



Not: Yazıyı uçurdum. Nasıl becerdim bilmiyorum. Bu arada yorumlar da uçtu tabii. Affediniz. Yazının bu kadarı var elimde. Resmi bulabilirsem ekliyecem yeniden. Şimdilik bununla idare ediniz. Zaten yeni yazı pek yakında.

Yorumlar

uykucu dedi ki…
ya şu her ota nane olan cin fikirler üreten kocaları toptan nasa'yamı yollasak da kurtulsak?
tak tak takıntılama incecik gülüm benim.önceki yazıyo yorum yazdımmı hatırlamıyorum dün kötüydüm hatırlamıyorum, şimdi yazdım oldu:))
Figenim, canım nooldu be. Hasta mıydın? Hepsini yollayalım evet. Bayıldım bu fikre.

Berfinim

Tubikkom

Ebrum

Sizlerin yorumlarına cevap yazacaktım tam. Yazıyı uçurdum canlarım. Öpüldünüz.
kakaolusevgi dedi ki…
Ablacım,masanın üstünde yatan ı kız bebişi bir öperim bir öperim ben,bitiremem.Sonrasında da ne göreyim,kuru kafa ve iğrenç bir amca,çok kötü bakmak istemeyip,sadece yazına yöneldim ki,takıntılar acayip iyi bir tespit olmuş.Şu kadın milleti olarak neye takılmıyoruz ki ama doğal tüm evin sorumluluğu bizde de ondan ,geri kalan ev halkı sadece mutlu mesut yaşıyorlar gamsız gamsız.Terliksiz yere basma konusunda haklısın,vallahi ben de isterse zil ya da telefon 5.ye çalıyo olsun,terliğimi giymeden kalkmam anacım :))
Ebru Oğuş dedi ki…
haydaaa, tam da resme bayıldım demiştim, uçurmuşsun gitmiş!! bu resim diil tabii, bu iiiyyyyyk yaptı içimi:-)
ya bende resme bayılmıştım ebrucum gibi ama kötü etmişsin uçurmuşsun güzelim resmi yavv:):):)
tekrar dönmen süper oldu arkadaşım hep aramızda kalman temennisiyle...
takıntılarınada bittim bu arada :)ayağına her terlik takdığında birilerinin kafasına fırlattığındada aklına ben geleyim bende de var o hastalık hemde fazlsayla.bi yere misafirliğe bile gittiğimizde mutlaka olması lazım ayağımda yoksa dürterde dürter beni :)
TATLI CADI dedi ki…
Olamassssss çok eğlenceli bir yazı ve resimdi.Napalım artıkın can sağlığı olsun üzülme incefikirlim hiç.
Kakaolum, Allah sana da o tatlış gibi bir kız versin o zaman.:) Terlik önemli mevzu. Terliksiz çıkmam abi..:)

Ebrulim, (hoşuma gitti böyle hitap edebilir miyim sana?) bulurum ben o resmi merak etmeyesin. Hehehe..

Cemilem, her fırlatışımda senin için de bir tane fırlatayım o zaman. Çifti tamamlanmış olur.:) Teşekkür ederim canım. Ben de öyle umuyorum.

Cadım tatlım, yok be yaff.. üzülmem. Sağol canım benim..
Adsız dedi ki…
fikrim şuresmi kaldırya insanın miydesi bulanıyor .sankikellepaçayiyiyo.nehletşeytana. oresmi bilinçlimi koydun.çok tesüf ederim...

Bu blogdaki popüler yayınlar

SİGARASI YALDIZLI GELİYOR NAZLI NAZLI

BİR ÇİFT KUŞ KANADIDIR MUTLULUK

AYA BAKTIM SENİ GÖRDÜM SANA BAKTIM AYI GÖRDÜM