NOSTALJİ KRALİÇESİ AĞLAK KADIN
Günlük nasılsın görüşmeyeli.
Ben biraz nostalji yaptım bu akşam. Bakma Muazzez Ersoy'a rakip olacak kadınım ben. Döktüm çıkınımı ortaya, geçmişi kurcalıyorum. Çıkında ne mi var. Hatıra defterlerim, bilen bilir anket defterim, fotoğraflar, mektuplar ve günlüklerim...evet günlük itiraf ediyorum sen benim ilk günlüğüm değilsin... severim günlük tutmayı. Günde 5-6 sayfa yazdığım olmuş mesela. İnsan hayatında neler yaşıyo, neler görüyo, yıllar senden ne alıyo sana ne kazandırıyo hepsini görebilirsin günlüklerden. Biraz baktım neler yazmışım diye. Ben eskiden de böyle çatlakmışım canım be. Pek te değişen bi şey olmamış. Biraz daha kabullenir olmuşum hayatın kendisini o kadar. O zamanlar pek bi isyankarmışım. Ben şöyle yapıcam, böyle değiştiricem diye ahkamlar kesmişim. Ama yine de güzel o ilk gençliğin heyecanını yeniden hissettim. Hafiften gözler dolmaya başladı bakalım. Sonu hayır olsun.
Sonra resimlere baktım biraz. Ne kadar da büyümüşüz. Şu 19 Mayıs töreninde beyaz etek kırmızı tişörtlü tombul kız çocuğu ben miyim yoksa? 14-15 yaşlarında bişey. Kırmızı kurdele gibi bişey sallıyo. Aha Urfalım da burda. Bak bu işyerinde çekilmişti. Koca, Urfalı ve Ben. İşte bu da nikahından. Dördümüz oturmuşuz masaya imzalar atıyoruz. Baktıkça ağlıyorum..ağladıkça bakıyorum. Mazoşist miyim neyim? Daha dün gibi o küçücük evimizin kornejlerini takarken merdivenin tepesinde kocaynan kendimizi çekmişiz.. tabii o zaman Koca diil.. Nişanlı kişisi. Sonra gelinlikle gelmişim, o çok beğenerek aldığımız eflatunlu yeşilli koltukların üzerinde bir fotoğraf. Şu resimde karnıma bak kocaman..yanımda da anacığım maviş gözlüm benim. Anaaa... şu tombik bebe benim Maxi, babası Güneydoğu'da asker o zaman. Sabahın 6'sı falan balkondayız. Bi başka resimde de Mini'ye mama yediriyo. Oy annesi yesin onları. Ay bu da ilk karnesini aldığı gün Maxi'nin. Mini'ye bak 3. doğum günüydü..nasıl da iştahlı gülmüş..bütün dişleri ortada. Ya bu çok komik Mini tepeden tırnağa çikolatalı pastaya bulanmış. Ne kadar da büyümüşüz. Kocaman bi aile olmuşuz. Baktıkça ağlıyorum..ağladıkça bakıyorum. Ağlayasım var benim herhal.
Veeeeeee aşk mektuplarım. Hııııı.... deme hemen günlük. Koca askerdeykene birbirimize yazdıydık. Her gün bir mektup. Öyle rastgele seçiyorum bi tane okuyorum. Benim yazdıklarımdan biri.. 6 Ocak 1994.. saat 00,15.. Güneydoğu'da benim koca o zaman Maxi de 5 aylık falan. Gecenin o saatinde mektup yazmışım be. neler döktürmüşüm ben böyle.. ben bu kocaya ne biçim aşıkmışım . Ay anam bi de rujunan dudak izi yapmışım. Sonra bi tane de onun bana yazdıklarından alıyorum. 13 Ekim 1993 Saat 04,30... dağlardan gelmiş. görevden. Oturmuş bi de bana mektup yazmış canım ya. Anam anam adam neler yazmış böyle.. bi adam bu kadar mı romantik bu kadar mı aşk dolu bi mektup yazar. Şimdi düşünüyorum da kesin başka birine yazdırıyodu bunları. Sonra bi tane daha, bitane daha... okudukça ağlıyorum..ağladıkça okuyorum. Kesin ağlayasım var benim bu akşam anlaşıldı.
Zati dün akşam Hatırla Sevgiliyi seyrederken de bi sürü ağladım. Ahmet'in kızın hamile olduğunu öğrendikten sonra o annesine ağladığı sahnede koptum yani. Ya adam nasıl güzel, nasıl etkileyici acı çekiyodu öyle.
Ay fenalıklar geldi bu ağlama muhabbetinden. Ne sulugözlü, ağlak bi kadın oldum ben ya...
Hadi günlük gidiyom ben. Gözlerime buz kompresi filan yapiyim.
Yorumlar
E herşey yazılınca da böyle bir risk çıkyıyor.
Ahmet'in durumu beni de ağlatıyor cuma geceleri.
İyi haftalar dilerim :))
Çenebazım, ahhhh ne zor değil mi? Çoluklu çocuklu asker yolu gözlemek. Aynı kaderi mi paylaşmışız bu anlamda. Ama işte dediğin gibi her gün gelip geçiyor. Üzerinden yıllar geçmiş yıllar...
Çok severim bu şarkıyı. Toplaşınca da pek söyleriz. Söyleriz de .. gözyaşları bazen seni dinlemeden öylece akıp gidiyo.
Koyu makyaj iyi fikir deneyelim ve görelim.
hayal kurup, kurup ağlama bende de var, ağladıkça rahatlıyorum.
Ah o hesap defterleri. O günlükten hatıradan filan çok daha zor be canım. Ayrıca ne güzel de yazıyosun şimdi.
Bazen haftalarca hiç ağlayamıyorum. O zaman kendi kendime ben de uyduruyorum bişey. Ohhhh ağlıyorum rahatlıyorum.
O Ahmetin durumu benide harap etti resmen! Kızın söylemesini ve tekrardan birleşmelerini istiyorum! İzledikçe dertlenip duruyorum bizede yazık resmen!
Ben de bazen bişeyi saklıyorum..o kadar iyi saklıyorum ki bulamıyorum.